Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, ABD ile Rusya arasında Ukrayna konusunda yapılan görüşmelere Avrupa ülkelerinin dahil edilmemesini eleştirerek, Avrupa’da kalıcı barışın yalnızca Avrupa’nın aktif rolüyle mümkün olabileceğini belirtti.
Baerbock, yaptığı yazılı açıklamada, Avrupa’nın güvenliği ve istikrarı açısından kritik bir dönemeçte olduklarını ifade ederek, Ukrayna’da kalıcı barışın sağlanmasının şu anda en büyük öncelik olduğunu vurguladı.
Bununla birlikte, yalnızca Rusya’ya yeni bir savaş hazırlığı için zaman kazandıracak “sahte bir barışın” ne Ukrayna’ya, ne Avrupa’ya, ne de ABD’ye yararlı olacağını dile getirdi. Atlantik’in diğer yakasından gelen farklı yaklaşımlara rağmen, Ukrayna konusundaki görüşmelerin paniğe neden olmaması gerektiğini ve bu noktada soğukkanlılığın korunmasının elzem olduğunu söyledi.
Avrupa’da kalıcı barışın ancak Avrupa’nın aktif katılımıyla mümkün olabileceğini yeniden vurgulayan Baerbock, Avrupa’nın rolünü küçümsemenin yalnızca Rusya’nın çıkarlarına hizmet edeceği uyarısında bulundu.
Bu doğrultuda, ABD yönetimi karşısında öz güvenli bir duruş sergilenmesi gerektiğinin altını çizen Baerbock, aynı zamanda Ukrayna’nın gücünü artırma çabalarının yoğun bir şekilde sürdüğünü belirtti.
Baerbock, Ukrayna’da ve nihayetinde Avrupa’da barışa ancak güçlü bir müzakere pozisyonu ile ulaşılabileceğini ifade etti. Bakan ayrıca, Avrupa Birliği’nin Rusya’ya karşı hazırladığı 16. yaptırım paketini memnuniyetle karşıladığını ve Ukrayna’ya askeri destek sağlama konusunda Avrupalı ülkelerin birlikte hareket ettiğini bildirdi.
AB’nin topçu silahları, hava savunma sistemleri ve insansız hava araçları için milyarlarca avroluk bir yardım paketi üzerinde çalıştığını aktaran Baerbock, bu adımların önemine dikkat çekti. Ancak Baerbock, yardımların sadece AB düzeyinde kalmaması gerektiğini belirterek, ikili düzeyde de Ukrayna’ya sağlanan desteğin artırılmasının gerekliliğine işaret etti.
Bunun için bütçede gerekli düzenlemelerin yapılmasına ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Baerbock, “İstesek de istemesek de bu adımları atmalıyız” ifadesiyle kararlılığını ortaya koydu.