Yazar: Avrupanın Sesi

Alman Polisi Türkçe Öğreniyor

Berlin Emniyet Genel Müdürlüğü polislere Türkçe öğrenme imkanı sunuyor. Kamuoyunda Türkleri anlama isteği olarak yorumlanan Türkçe kursları polis memurları için Türk kültürüne atılan ilk adım anlamını da taşıyor. Polisler öğrendiklerini sadece mesleki hay

Devamını Oku

Değerli okuyucularım, her zaman olduğu gibi biz Avrupalı Türkler yine kaderimizle başbaşa bırakıldık. Hemen hangi konudan bahsettiğimi elbette anladınız. Türkiye'deki gelmiş geçmiş hükümetlerin veya siyasi partilerin her zaman yaptıkları bir durum. Avrupalı Türkleri her dönem döviz deposu yada tabiri caizse para makınası olarak gördüler. Hangi birini hatırlayayım. Şöyle bir 1970'li yıllardan başlayarak, aklımın erdiği her dönemde bir gurbetçi çocuğu olarak Almancılara yapılan haksızlıkları sıralamaya kalksam bunların hepsine hafızam yetmez. Rahmetli babam, hep gümrüklerde karşılaştığı sıkıntıları anlatırdı. Ve şöyle sıralardı: 'şu işkenceden usandım. Kendi kazandığımz dövizi elimizden almak için olmadık yönlere ve zorluklara maruz kalıyoruz. Karayoluyla gelsek bir sıkıntı hava yoluyla…

Devamını Oku

Geçtiğimiz yıllarda Almanya’da cami saldırılarında ciddi oranda artış kaydedilmiştir. Bu Federal Parlamento’da bulunan Sol Parti’nin Federal Hükümete yönelttiği soru önergelerinin cevaplarından da açıkça ortaya çıkmaktadır. Soru önergelerine verilen cevaplarda 2001 ile 2011 yılları arasında yılda ortalama 22 cami saldırısı yapıldığı paylaşılmıştır. Cami saldırıları oranı 2012 yılında ortalama 35’e, 2013 yılında 36’ya ve 2014 yılında ise ortalama 45’e çıkmıştır. Federal Hükümet daha önceki bir soru önergesine verdiği cevapta 2012 yılının başından 2014’e kadar camilere yönelik gerçekleştirilen saldırı sayısını 78 olarak açıklamıştır. Ne yazık ki Müslüman kuruluşlara veya kişilere yönelik saldırılar için Almanya’da hala özel bir istatistik tutulmamaktadır. Eski Milli Görüş Genel…

Devamını Oku

Son yıllarda ülkemiz üzerine yoğunlaşan şer odaklarının zirve yaptığı bir süreçte vatan şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un „ Arkadaş, yurduma alçakları uğratma sakın; Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.“ dizelerini hatırlamaya ve okumaya ihtiyacımız var. Unutulmamalıdır ki; artık milletimizin kendini dünyaya değil, kendini kendine anlatmaya ihtiyaç duymaktadır. Bu bağlamda hepimizin özür borcu vardır. Barış dini olan İslamiyetin ruhunu yaşayan atalarımızın mirasına gerçek manada sahip çıkamayarak sefil kaldığımız için özür diliyoruz. Toplum olarak enaniyet ve bencilliğe yol verdiğimiz için özür diliyoruz. Osmanlı’da ki adalet ve hoşgörüden uzaklaştığımız için özür diliyoruz. Yirmi iki milyon kilometrekarelik bir coğrafyaya yayılmış olan büyük bir imparatorlukta…

Devamını Oku