Gazi Mustafa Kemal Atatürk T.C essen Başkonsolosluğunda düzenlenen törenle anıldı. Saygı duruşu ve istikla marşı ile başlayan programda konuşan Muavin konsolos Mustafa aldı şunları söyledi.
Sayın Başkonsolosum,
Değerli meslektaşlarım,
Türk toplumunun kıymetli mensupları,
Sözlerime başlarken, sizleri saygıyla selamlıyorum.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, büyük devlet adamı ve Ulu Önder’imiz Mustafa Kemal Atatürk’ü, aramızdan ayrılışının 85. yıldönümünde saygıyla, sevgiyle, şükranla ve rahmetle anıyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin ilk Başkanı ve Kurtuluş Savaşımızın Başkomutanı olarak Türk Milleti’nin varoluş mücadelesine liderlik eden, bütün imkansızlıklara karşın aziz Türk Milleti’nin büyüklüğünü ve gücünü bütün dünyaya kanıtlamasını sağlayan Mustafa Kemal Atatürk, bu mücadelenin sadece Türk Milleti için değil, işgal edilen ve maddi-manevi değerlerine kastedilen tüm mazlum milletler için de kazanılmasına önderlik etmiştir. Bilahare, Atatürk’ün vizyoner, demokratik, barışçıl, çağdaş, dünya gerçeklerini bilen ve doğru analiz eden kişiliğinde ifade olunan tüm değerler kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nde vücud bulmuş ve Türk milleti tarafından büyük bir samimiyetle içselleştirilmiştir. Savaş sahasında kazanılan zafer, siyasi ve ekonomik kurumsallaşma ile her alanda toplumun ihtiyaçlarını karşılayacak ve yaşam standartlarını yükseltecek inkılaplarla taçlandırılmış, Türk milleti hızlı bir modernleşme sürecine girmiştir.
Atatürk, çağdaş, tam bağımsız ve güçlü bir devlet inşası çabalarına paralel olarak, uluslararası ilişkilerdeki ileri görüşlülüğü, haysiyetli ve meselelerin çözümünde her zaman barışçıl seçeneklere öncelik veren duruşu ve meşhur “Yurtta sulh cihanda sulh” vecizesiyle özetlenebilecek girişim ve temaslarıyla bütün dünyanın saygısını kazanmış, hem zamanın liderlerine, hem de sonraki nesillerden devlet adamlarına ilham kaynağı olmuştur. Sözkonusu saygının sayısız göstergesinden biri olarak, BM Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) 1981 yılında, 100. Doğum Yıldönümü vesilesiyle “Ulusal Mücadele ve Çağdaşlaşma Lideri” olarak tanımladığı Atatürk’ün evrensel niteliklerini ortaya koymuş ve UNESCO kararı doğrultusunda, Atatürk’ün doğumunun 100. yılı bütün dünyada, “Atatürk Yılı” olarak kutlanmıştı. UNESCO Genel Konferansı konuya ilişkin 27 Kasım 1978 tarihli kararında mealen, “Uluslararası anlayış, işbirliği ve barış yolunda çalışmış mümtaz şahsiyetlerin gelecek kuşaklar için örnek olacakları inancıyla, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün doğumunun 100. yıldönümünün 1981 yılında kutlanacağını hatırlatarak, Atatürk’ün UNESCO’nun ilgilendiği tüm alanlarda olağanüstü bir reformcu olduğunu göz önünde bulundurarak, özellikle sömürgecilik ve emperyalizme karşı başlatılan ilk mücadelelerden birinin lideri olduğunu kabul ederek, dünya ulusları arasında karşılıklı anlayışın ve daimi barışın tesisine yönelik çalışmalarının olağanüstü bir örnek olduğunu, Atatürk’ün tüm yaşamı boyunca taşıdığı insanlar arasında hiçbir renk, din ve ırk ayrımı gözetmeksizin bir uyum ve işbirliği çağının doğacağına olan inancını anımsatarak, Atatürk’ün icraatlarını her zaman barış, uluslararası anlayış ve insan haklarına saygı adına gerçekleştirdiğini” beyan etmiştir. Ne mutlu ona ki, genç nesillere emanet ettiği ve ‘en büyük eserim’ diye nitelendirdiği Türkiye Cumhuriyeti, ortaya koyduğu ilke ve değerler çerçevesinde varlığını sağlam bir temelde devam ettirmektedir. Kuruluşunun 100. yılında Türkiye Cumhuriyeti, devleti ve milletiyle Atatürk’ün hedef gösterdiği “Muasır Medeniyet” seviyesindeki konumunu pekiştirmiş, görünür, saygın, barışçıl, kapsayıcı ve dinamik bir güç olarak uluslararası barış ve istikrara eşsiz katkılarda bulunmayı sürdürmektedir. Gelecek nesillerimizin de aynı bilinç ve inançla bu emaneti bizden büyük bir onurla devralacaklarına, Cumhuriyetimizi çok daha müreffeh ve güçlü bir devlet haline getireceklerine olan inancımız tam ve kesindir. Bu duygu ve düşüncelerle sizleri saygıyla selamlarken, ebediyete irtihalinin 85. yıldönümünde Cumhuriyetimizin kurucusu ve Ulu Önder’imiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü bir kez daharahmet, minnet ve şükranla anıyorum.
Anma programı video gösteri ile sona erdi.
