Close Menu
Avrupanın SesiAvrupanın Sesi
    Gündemdekiler
    ozvatan 1 1

    SV Özvatan Derneği’nde güven tazelendi: AKİB üyesi Karazehir yeniden başkan seçildi

    2 Haziran 2025
    ytb kisa film festivali 5

    YTB destekli Kısa Film Festivali’nde ödüller sahiplerini buldu

    1 Haziran 2025
    DenHaag festival 1

    Zuiderpark’ta kültür rüzgarı: Turquoise Türk Günü Festivali renkli görüntülere sahne oldu

    1 Haziran 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram LinkedIn YouTube
    Avrupanın SesiAvrupanın Sesi Pazartesi, Haziran 2
    • Gazete Arşivi
    • Makale
    • Röportaj
    • Foto Galeri
    • Video Galeri
    Facebook X (Twitter) Instagram LinkedIn YouTube
    • Avrupa
    • Balkanlar
    • Türkiye
    • Dünya
    • Ekonomi
    • Teknoloji
    • Aile/Sağlık
    • Spor
    Avrupanın SesiAvrupanın Sesi
    Reklam 1 Reklam 2 Reklam 3 Reklam 4 Reklam 5 Reklam 7
    Anasayfa»Makale»Bir Kızı Olmalı İnsanın
    Makale

    Bir Kızı Olmalı İnsanın

    Avrupanın SesiAvrupanın Sesi14 Aralık 2015
    Paylaş.
    Facebook Twitter WhatsApp Telegram E-mail Copy Link

    Şakaklarıma karlar yağdı benim, sen yoktun,
    Yüreğime, adını bilmediğim diyarlardan bir ceylan düştü.
    Ceylan bakışları celbetti beni, ahu gözleri,
    Kokusunu içime çektim, gülzarından…
    Cennetten dediler, cennet ehlinden.
    Günahsızlık nedir, ben senin masumiyetinde gördüm.

    📢 Avrupa’nın Sesi Cebinizde!

    Gelişmeleri kaçırmayın! Avrupa’dan ve dünyadan en güncel haberler artık cebinizde.

    • WhatsApp kanalımıza katılın, özel haberler ve analizlere anında ulaşın
    • Anlık bildirimlerle sıcak gelişmeleri ilk siz öğrenin
    👉 WhatsApp Kanalımıza Katıl

    Reklam 1 Reklam 2 Reklam 3 Reklam 4 Reklam 5 Reklam 7

    Allahım, nasıl yalvarmalıyım sana, acziyetimi nasıl idrak etmeliyim?
    Ki sen alemlerin Rabbi iken, her şeyin Malik’i iken,
    Nasıl şükretmeliyim…

    Gönlüme gül kokulu bir canan düştü.
    Minnacık elleriyle, ruhuma sevdan düştü.
    Bakmaya doyamadığım ahu gözlerinden,
    Ceylan bakışlı bir yar düştü.
    Adını andıkça narıyla yanacağım,
    Haneme Rahmet-i Rahman’dan bir Nur düştü….

    Yağmurlu bir gecenin karanlığında aradım ben seni. Hani yıldızların aydınlığını seyre dalmış yol alırken, siyah bir bulut yığını sarar ya dünyanı ve sen dona kalırsın bardaktan boşanırcasına yağmaya başlayan yağmur tanelerinin altında… Karanlık geceyi sarmakla kalmaz, artık ruhunuda esir alır ve bilmediğin, tanımadığın o karanlık girdaplarla boğuşmaya başlarsın yeniden. Gün çoktan bitmiş ve devasa dalgalarıyla fırtınaya kapılmışsındır delice… Yağmuru sevmek, seni sevmektir. Ya fırtınaya kapılmak, adı nedir sence!..

    Fırtınalı bir günde, o kapkaranlık gecede gitmekte olduğun yönü kaybedersinde bir fener görürsün ya uzaklarda… Ruhunu sarmış karanlık girdaplardan, bedenini hafiften ısıtmaya başlayan taze bir çayın tadına demlenirsin yeniden. İşte ruhumun feneri oldun sen. Onun aydınlığında yolumu buldum ben. Sığınacak tek bir liman ararken, gözlerinin aydınlığında buldum kendimi, halbuki onda yok olmayı düşlerken…

    Nasıl beklemeliydim seni, nasıl bir heyecana kapılmalıydım? Karanlıktan aydınlığa ulaşmak gibi mi? Yıllarca hasretiyle yanmış, küle dönmüş bir aşığın maşukuna vuslatı gibi mi? Yavrusunu kaybetmiş bir ceylanın, kendinden vazgeçtiği anda ona kavuşması gibi mi? Bilmediğim karmakarışık duygular içinde bazen heyecanlı, bazen telaşlı. Derken bir ses duyuldu gurbet diyarının yosunlaşmaya yüz tuttuğu sessiz koridorlarında. Simsiyah saçlarınla gülümsedin bana, henüz gözlerini dahi açmaktan acizken bu fani alemde ilk bakışlarını bana celbettin sen. Ben daha inanamamışken varlığına, zira yıllarca beklerken seni, gülücükler saçar oldun o gül yüzünle. Kimse inanmadı bakışlarına, gülüşüne, belkide gönülden seslenişine, tıpkı benim gibi….

    Derken günler haftaları, haftalar ayları, aylar yılları kovaladı arkandan senin. Ben yetişemedim hiç sana, hep hasret kalarak yaşadım o ceylan bakışlarına. Ya gül kokuna, o minnacık ellerine dokunamadım ben yine. Sonra süzülür oldun gözlerimden, sesin bir manaya büründü en derinden. Kelimelerin ilahi bir hikmetin sineme dokunuşu oldu. Hep hazan mevsimini yaşadım ben senden ayrı, tadamadım baharın neşesini, yeşilini ve maviliğini, seninle ve sende.

    Hayatın nice zorluklarına inat ve hiç aldırmadan adımlamaya başladın sen hayatı. Bakışların ve gülüşün gibi, adımlarında bana doğruydu senin ilk. Suskundun hep, halbuki o minnacık yüreğinde kopan fırtınaları sadece ben bilirdim. Tıpkı sen gibi, bende ifade edemezdim. Belki cesaretim olmadığından, belki de senden daha aciz kaldığımdan. Hayatın çakıl taşlı yollarında kimi zaman yoldaş oldun bana, kimi zaman sevdam, hatta bazen ben oldun sen. Ta ki ne zaman kendimi kaybetsem, yokluğunda kaybettiğim kendimi varlığında sen gösterdin hep bana. Bazen susarak, bazen ceylan bakışlarınla, bazen de konuşarak.

    Hayatın bana söylediği en güzel sözdün sen. Belki de kederli bir aşığın yüreğinden dökülen en güzel şiirdin sen. Rahman'dan gönlüme düşen en güzel dua'mdın sen.

    Bazen sana yaranmak ister, bazen en kıymetlisisindir, bazen tek sevdiği ve kendisini tek sevenin sen olmasını diler. Bir gün seni terkedeceğini dahi düşünemezsin, bu yüzden hiç büyümesini dahi istemezsin belki de. Hayaller kurarsın onun için, masumiyetini yitirmiş bu dünyanın onun masumane duygularını yok edeceğini görür ve korkarsın. Ve ümidini yitirmediğin tek kapıya sığınırsın, rahmet-i Rahman'a. Kendin için değil belki de ama, sadece onun için yalvarırsın, dualarına ortak edersin belki de.

    Derler ya, "Bir kızı olmalı insanın"…!  Evet bir kızı olmalı insanın tıpkı senin gibi. Ağlaması sen, gülüşü sen, konuşması sen, susması yine sen. Kederi sen, sevinci sen. Huzuru sana dokunuşunda tattığın, "Beni seviyor musun baba" deyişinde yandığın. Ne senin doyabildiğin, ne de sevginle doyurabildiğin.

    Evet, bir kızı olmalı insanın… "Seni sevmem" tehditleriyle aslında sana olan bağlılığını ifade eden, senden kopmak istemeyip kendisiyle sürekli ilgilenmeni isteyen, paylaşılmak istenmeyen, onun narında yanmanı dileyen. Gözünden sakındığın, kokusunu duymadan nefes alamadığın, ondan uzakta zamanın geçmek bilmediği ve onunlayken zamanı durdurmayı yeğlediğin.

    Evet, bir kızı olmalı insanın… İtiraf edemediği ama, tek kahramanı sen olduğun. Belki de tek aşığı, minnacık yüreğiyle, belki de sadece şimdilik!… Anlarsın sen onu davranışlarından, nazından, konuşmasından. Yüreğinde dağ gibi büyüttüğü sevdasını saklamaya çalışından. Gözlerinden anlarsın ve gülüşünden. Yüreğine ilmek ilmek ördüğün saçlarını her defasında sana taratmasından. Kapıdan içeri girdiğinde o körpecik varlığıyla üzerine atlayışından, sarılmasından.

    Evet, bir kızı olmalı insanın… Bakışıyla yüreğini dağlayan, dünyadaki herkesten seni daha fazla seven, hemde bir karşılık beklemeden, vefalı. Sen olduğun için, baba olduğun için belki de. Belki de kızın olduğu için. Sadece seni sevdiği için seven. Söylemesede bildiğin, hissettiğin.

    Evet, bir kızı olmalı insanın… Var mıdır dünyada yazılmamış tek bir kelime onu anlatan… Hangi şairin gönlüne düşmemiştir hiç söylenmeyen bir mısra…  Kim anlatabilir seni benden daha fazla. Kim anlayabilir gönül dünyanı benden başka… Nazene kim katlanır, seni senden daha iyi tanır… Bakışlarında kim kaybolur, onun esiri olur…

    Evet, bir kızı olmalı insanın… Sadece senin sevdiğin ve hep sevildiğin bir kızı…

    Paylaş. Facebook Twitter WhatsApp Telegram E-mail Copy Link
    Önceki YazıMaalesef 2015 senesinde terör gündeme oturdu
    Sonraki Yazı Almanya’da DİTİB binasına “kundaklama” girişimi!
    Avrupanın Sesi avatarı
    Avrupanın Sesi
    • Website
    • Facebook
    • X (Twitter)
    • Instagram

    İlginizi Çekebilir

    Zor bir yılı geride bırakırken

    25 Aralık 2022

    Çocuklarınızla Türkçe konuşun

    12 Haziran 2022

    Vatan sağ olsun

    1 Mayıs 2022
    Yorum Yazın Cancel Reply

    Gündemdekiler
    ozvatan 1 1

    SV Özvatan Derneği’nde güven tazelendi: AKİB üyesi Karazehir yeniden başkan seçildi

    Avrupanın Sesi2 Haziran 2025

    Merkezi Almanya’nın Stuttgart kentinde bulunan ve yaklaşık 27 yıl önce Kayseri’nin Özvatan ilçesinden gelen gurbetçiler…

    ytb kisa film festivali 5

    YTB destekli Kısa Film Festivali’nde ödüller sahiplerini buldu

    1 Haziran 2025
    DenHaag festival 1

    Zuiderpark’ta kültür rüzgarı: Turquoise Türk Günü Festivali renkli görüntülere sahne oldu

    1 Haziran 2025
    fransa 1

    Fransa’da mescide ırkçı saldırı: Kur’an-ı Kerimler yere atıldı, duvarlara gamalı haçlar çizildi

    31 Mayıs 2025
    Reklam 1 Reklam 2 Reklam 3 Reklam 4 Reklam 5 Reklam 7
    Hakkımızda
    Hakkımızda

    Avrupa'nın Sesi, Avrupa'daki en güncel haberleri tarafsız, hızlı ve güvenilir bir şekilde okuyucularına sunmayı hedefleyen dijital bir haber platformudur. Siyaset, ekonomi, kültür, spor ve daha birçok alanda Avrupa gündemini yakından takip eder, öne çıkan gelişmeleri anında aktarırız.

    Amacımız, Avrupa'da yaşayan herkesin doğru bilgiye kolayca ulaşmasını sağlamak ve farklı bakış açılarıyla zenginleşen bir haber deneyimi sunmaktır.

    E-mail: info@avrupaninsesi.com

    Facebook X (Twitter) YouTube LinkedIn WhatsApp
    Menüler
    • İmpressum
    • Künye Bilgisi
    • İletişim
    • Gizlilik Politikası
    • Çerez Politikası
    • Kişisel Verilerin Korunması
    • Reklam Politikası
    • Site Kullanım Koşulları
    Linkler
    Antalya Haber Ankara Boşanma Avukatı Dedicated Server mikroyesilim.com Maç bileti satın al Akor mag-trade.com
    İzinsiz yazı, resim, videolar alınamaz. İçerik ekleyenlerin yazıları kendi sorumluluğundadır.
    © 2013 - 2025 Avrupanın Sesi Tüm Hakları Saklıdır.
    • İletişim
    • Künye Bilgisi
    • Haber Arşivleri
    • Yazarlarımız

    Arama yapmak için Enter tuşuna basın. İptal etmek için Esc tuşuna basın.