Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias, havacılık sanayisi alanında Türkiye'nin Yunanistan'dan çok daha önde olduğunu belirtti.
Gelişmeleri kaçırmayın! Avrupa’dan ve dünyadan en güncel haberler artık cebinizde.
- WhatsApp kanalımıza katılın, özel haberler ve analizlere anında ulaşın
- Anlık bildirimlerle sıcak gelişmeleri ilk siz öğrenin
Dendias, Kathimerini gazetesine verdiği demeçte "1980'de Türkiye ve biz neredeydik? Bir de bugün, 2024'te Türkiye ve biz nerede bulunuyoruz, ona bakın. Türkiye atılımlar yaptı, biz de geriye doğru adımlar attık. Bu kabul edilemez." ifadelerini kullandı.
Yunan havacılık sanayisi ve Yunan savunma sanayisinin ciddi sorunlara sahip olduğunun altını çizen Dendias, "Şu ana kadar elimizde ne var? Hiç ya da hiçe yakın yerli üretim." şeklinde konuştu.
Dendias, ülkesinin Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaçlarını karşılamak için harcanan büyük miktardaki paraya rağmen, bu durumun kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Yunanistan'ın imkan ve ihtiyaçlarına göre havacılık sanayi alanında daha iyi bir konuma gelebileceğini kaydeden Dendias, mevcut durumdan memnun olmadığını dile getirdi.
Yunan Hava Kuvvetlerinin, normal şekilde çalışan havacılık sanayisi olmadan ayakta duramayacağının açıkça görüldüğünü söyleyen Dendias, gelecek günlerde ülkenin üretim potansiyelinin Genelkurmayın ihtiyaçlarıyla nasıl ilişkilendirilebileceğini gösteren bir yasa tasarısı sunacaklarını açıkladı.
Yunanistan'ın ABD'den F-35 savaş uçakları alacağını belirten Dendias, "Piramidin sadece zirvesine silah sistemleri ekleyip, piramidin tabanındaki sorunları göz ardı ederek ilerleyemeyiz. F-35'leri olan ama yeterli nakliye uçağı olmayan bir hava kuvvetleri, modern hava kuvvetleri değildir." dedi.
Yunan Deniz Kuvvetlerine ait fırkateynlerin kullanılabilirliğinin ele alınması gerektiğini vurgulayan Dendias, fırkateynlerin sadece denize açılmasının önemli olmadığını aynı zamanda tüm sistemlerinin çalışır durumda olması gerektiğini kaydetti.
Bir dizi MEKO sınıfı fırkateynin modernize edilmesi gerektiğini hatırlatan Dendias, Yunan filosunun ekonomik kriz öncesindeki seviyelere ulaşmasının önemine işaret etti.
