Avrupalı Türkler yine kaderleriyle başbaşa bırakıldı

Değerli okuyucularım,

her zaman olduğu gibi biz Avrupalı Türkler yine kaderimizle başbaşa bırakıldık. Hemen hangi konudan bahsettiğimi elbette anladınız. Türkiye'deki gelmiş geçmiş hükümetlerin veya siyasi partilerin her zaman yaptıkları bir durum. Avrupalı Türkleri her dönem döviz deposu yada tabiri caizse para makınası olarak gördüler. Hangi birini hatırlayayım. Şöyle bir 1970'li yıllardan başlayarak, aklımın erdiği her dönemde bir gurbetçi çocuğu olarak Almancılara yapılan haksızlıkları sıralamaya kalksam bunların hepsine hafızam yetmez. Rahmetli babam, hep gümrüklerde karşılaştığı sıkıntıları anlatırdı. Ve şöyle sıralardı: 'şu işkenceden usandım. Kendi kazandığımz dövizi elimizden almak için olmadık yönlere ve zorluklara maruz kalıyoruz. Karayoluyla gelsek bir sıkıntı hava yoluyla gelsek başka bir sıkıntı yaşıyoruz' derdi. Peki 54 sene sonra Alamancıların çektikleri bu zorluklar değişti mi?

Bir zamanlar emekli yapılacakları vaadlerine inandılar ve bir kısmı bu yolla kandırıldılar. Emlak alımında yaşadıkları ve karşılaştıkları haksızlıkları anlatmaya gerek yok. Hele bir de holdingler çıktı ki, Avrupalı Türklerin ellerindeki avuçlarındaki alın terlerini yediler yuttular. bunları ne çabuk unuttuk. Anlaşılan geçmişde yaşadığımız acı tercrübeleri çok çabuk unutuyoruz. Türkiyemize o kadar bağlıyız ki, Türk siyasetçilerin her sözüne inanır dahi olduk. Yahu onların tek niyetleri bizleri kafaya almak. İşleri bitince de dün dündür bugün bugündür derler.

Şimdi gelelim 7 Haziran 2015 tarihinde yapılacak olan 25. dönem genel seçimlerine yani milletvekili seçimlerine. Yurt dışındaki Türk vayandaşları, bu seçimde ilk kez genel seçimlerde oy kullanma haklarına sahip olacaklar. Geçen yıl Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oy kullanmıştık, Katılım az olmuştu ve randevu sistemi engel olarak gösterilmişti. Şimdi randevu sistemi de kaldırıldı. Fakat, öyle bir engel geldi ki, burada yıllardır hizmet veren teşkilatlarımızın varlıkları dahi dikkate alınmadı. Bizleri hiç tanımayan milletvekilleri bizleri temsil edecekler. Bizim hangi sorunumuzu bilip de bize yardımcı olacaklar?

Avrupa'dan hangi milletvekili adayları  hangi sırada yer aldılar:
Avrupa Parlamentosu eski milletvekili Ozan Ceyhun, İzmir 1. bölge 5. sıradan Ak Parti adayı. IGMG eski Genel Sekreteri Mustafa Yeneroğlu, İstanbul 3. bölge 10. sıradan Ak Parti adayı. Dr. Gürsel Dönmez Bursa 10. sıradan Ak Pari adayı. Rabia İlhan, İstanbul 1. bölge 20. sıradan Ak Parti adayı. Nürnberg'li işadamı Murat Bülbül, Bayburt 1. sıra CHP adayı. Necdet Saraç da CHP'den İstanbul 1. bölgeden alt sıralardan aday olarak sıraya girdi. İsa İlyasoğlu da MHP listesinden İstanbul 3. bölgeden 19. sıradan aday. HDP'den Turgut Öker ise İstanbul 2. bölge 1. sıra adayı. Yine HDP'den Feleknas Uca Diyarbakır 4. sıra, Ziya Pir Diyarbakır 6. sıra ve Ali Atalan Batman 1. sıra adayı olarak listede yer aldılar.

Şimdi şu listedeki sıraya bakarak bizleri temsil edecek kaç aday Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne girebilir. Yoksa HDP adaylarının bizleri temsil etmelerini mi bekleyeceğiz?

Kısacası kendi içimizden ve bizleri iyi tanıyan temsilcileri TBMM'ye göndermek istedik. Hayali bile güzeldi; fakat, yine olmadı. Bizleri, şanslı yerden aday gösterilen bir iki temsilciyle mi avutacaklar? Avrupa'daki 5 milyon Türk nüfusdan bahsediyoruz. Buna göre de temsil edecek milletvekili sayısı olmalıydı ve bunlar da bizlerin durumlarını iyi bilen yani içimizden birilerinin olması gerekmezmiydi? Bunu da çok gördünüz. Yine avutulduk, yine uyutulduk. Biz alıştık bunlara; yani alıştırdınız. Kahvehane köşelerinde siyaset yaptığını sananlar, Türkiye'deki bilmem ne siyasi partisine laf söyletmeyenler, cemiyetlerin çay ocaklarında bilmem falanca siyasi partiye söz söyletmeyen zavallılar, politika yaptıklarını sananlar bundan sonra konuşacak sözünüz var mı? Kendimize gelelim ve Türkiye'deki siyasetçiler için birbirlerimizin hatırlarını kırmayalım. Onlar için değer mi?  

Bizleri TBMM'de kimler temsil edecek? Avrupa'nın hangi şehrine gideceğini ve burada kimlerle görüşeceğini birilerine sorarak öğrenecek olan milletvekilleri mi? Bizlerin Avrupa'daki varlığından dahi haberi olmayan milletvekilleri mi? Sigara paketinin üzerine not alıp da, 'ben bunları Meclis'de dile getririm' diyen ve daha sonra çöpe atan milletvekilleri mi?

Ey teşkilatların üst kurulları neredesiniz?

Sosyal Demokratlar CHP için adayınız yok muydu?

UETD neden size bir milletvekilliği adaylığı çok görüldü?

Türk Federasyon'dan Avrupa'dan aday olacak hiç mi biri yoktu?

İGMG, yıllardır Avrupa'da gösterdiğiniz faaliyetlerin karşılığı bu muydu?

Esas sizlerin teşkilatlar olarak bu durumu bir sorgulamanız lazım.

Üstelik siyasi parti liderleri de seçim propagandalarına Almanya’dan, hem de Almanya’nın en kalabalık Türk nüfusunun bulunduğu Kuzey Ren Vestfalya eyaletinden başladılar. Yani Avrupalı seçmenlere (sözde) önem veriyorlar. Hani Avrupalı Türkler için 30 milletvekili sözünü veren liderler neden sözünüzü tutmadınız?

8-31 Mayıs 2015 tarihleri arasında bağlı bulunduğunuz Başkonsolosluklarımız veya Başkonsolosluklarımızın belirledikleri salonlarda oy kullanılacak. Şahsen oyumu hizmet beklediğim için değil de vatandaşlık görevimi yerine getirmek için kullanacağım.

Gelecek yazımda buluşmak üzere kalın sağlıcakla…