Avrupa Birliği’nin 2028-2034 dönemi için sunduğu 2 trilyon avroluk yeni bütçe teklifine Almanya’dan itiraz geldi. Almanya’nın bu itirazı sadece maliyetle ilgili değil; aynı zamanda bütçenin yapısı, verimliliği ve siyasi yönelimiyle ilgili stratejik bir uyarı niteliği taşıyor.
Gelişmeleri kaçırmayın! Avrupa’dan ve dünyadan en güncel haberler artık cebinizde.
- WhatsApp kanalımıza katılın, özel haberler ve analizlere anında ulaşın
- Anlık bildirimlerle sıcak gelişmeleri ilk siz öğrenin
Mali Disiplinin Savunucusu Almanya
AB içinde net katkı yapan ülkelerin başında gelen Almanya, uzun yıllardır mali disiplinin savunucusu konumunda. 2008 küresel krizinden bu yana özellikle Güney Avrupa ülkelerine yönelik reform şartlı yardımlar ve bütçe denetimleriyle öne çıkan Berlin yönetimi, yeni bütçede de verimlilik ve sürdürülebilirlik ilkelerine vurgu yapıyor.
Yeşil Dönüşüm, Göç ve Savunma Harcamaları Endişesi
Almanya, bütçede savunma harcamalarına ayrılan payın artışı, yeşil dönüşümde sanayi yatırımlarının dışlanması ve göç fonlarının şeffaflığı konusunda çekinceler taşıyor. Ayrıca Ukrayna’ya yapılacak yardımların koşullu ve denetimli olması gerektiğini savunuyor.
Aşırı Sağa Yanıt, AB İçinde Denge Arayışı
Berlin’in bütçeye temkinli yaklaşımı yalnızca Brüksel’e değil, içeride yükselişte olan aşırı sağa da bir mesaj taşıyor. Artan yükün Almanya’ya adaletsiz biçimde dağıtıldığı algısı iç siyasette yankı bulurken, Almanya “daha fazla değil, daha doğru harcama” ilkesini savunuyor.
AB İçinde Yeni Gerilimler Kapıda
Almanya’nın bu tavrı, daha fazla mali destek isteyen ülkelerle tasarrufu savunanlar arasında yeni gerilimleri tetikleyebilir. Berlin, Avrupa’nın hedeflerini reddetmiyor; ancak bu hedeflerin sağlam bir mali zemine oturmasını talep ediyor.